top of page

Ankara Bilişim Hukuku Avukatı

ankara bilişim hukuku avukatı

Bilişim suçları aslında en basit tabiri ile bilişim sistemlerinin ve yeni hukuki menfaat sağlanan alanların niteliklerinden kaynaklı olarak gerçekleştirilen suçlardır. Türk Ceza Kanunumuz’da bilişim alanındaki suçlar 243 ila 245. Maddeler arasında düzenleme altına alınmıştır.

Bilişim Sistemine Girme Suçu

 

Bilişim sistemine girme suçu 243. Maddede düzenlenmiş olup bilişim sisteminin tamamına yahut bir kısmına hukuka aykırı olarak giren ya da bilişim sisteminde hukuka aykırı olarak kalmaya devam kimsenin bir yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılabileceği belirtilmiştir. Aynı zamanda bu hukuka aykırı eyleminin bedel karşılığı yararlanabildiğimiz sistemler üzerinde işlenmesi durumunda cezanın yarı oranında indirileceği hususu söz konusudur.

 

Halk arasında uzaktan bağlantı olarakta bilinen sisteme girilmeden bilişim sistemi üzerinden veri aktarımı yapan ya da teknik araçlarla izleyen kişinin 1 ila 3 arası hapse mahkûm olması durumu söz konusudur.

Bilişim Sistemini Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu

TCK madde 244 bilişim sistemini bozma, verileri yok etme veya değiştirmenin suç teşkil ettiğini ihdas etmektedir. Bilişim sistemlerinden anlaşılması gereken; Windows, Linux gibi işletim sistemleri ile e-postalar, Facebook, Instagram, WhatsApp, Twitter gibi sosyal medya uygulamalarını içeren her türlü bilgisayar ve veri sistemidir. Pratikte bu bilişim suçu aynı zamanda "bilişim sistemine zarar verme suçu" olarak da anılmaktadır.  Bir bilişim sistemindeki verileri bozan, yok eden, değiştiren veya erişilmez kılan, sisteme veri yerleştiren, var olan verileri başka bir yere gönderen kimse ile bilişim sisteminin işleyişini engelleyen veya bozan kişi bu eylemini bir banka veya kredi kurumuna ya da bir kamu kurum veya kuruluşuna ait bilişim sistemi üzerinden işlediği takdirde cezası kişinin kendisinin veya başkasının yararına haksız bir çıkar sağlamasının başka bir suç oluşturmaması hali saklı kalmak kaydı ile yarı oranında ağırlaşacaktır. Soruşturması şikâyete tabi bir suç olmayıp hakkınızda şikayetten vazgeçilmesi yürütülen davanın düşmesi sonucunu asla doğurmayacaktır, kamu adına dava sürdürülmeye devam edilecektir. Aynı zamanda şikayete tabi bir suç olmaması nedeniyle uzlaşma kapsamına da girmemektedir. Bilişim sistemi engelleme, bozma, erişilemez hale getirme, verileri silme veya değiştirme suçu; bilişim sistemine müdahale edilerek zarar verilmesini cezalandırdığı için suçun teknik olarak kanıtlanması ve hak kaybının önlenmesi bakımından iddia ve savunmanın, bir bilişim suçu avukatı aracılığıyla hazırlanması ve sunulması faydalı olacaktır.

 

Banka veya Kredi Kartlarının Kötüye Kullanılması Suçu

 

Türk Ceza Kanunu'nun 245. maddesinde banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılmasına dair gerekli unsurlar şu şekilde sıralanmıştır:

  1. Kart sahibinin izni olmadan kullanılması veya kullanılmasına izin verilmesi, kartın ele geçirilmiş olması fark etmeksizin; aynı zamanda başka birinin adına yarar sağlamak,

  2. Farklı kişilerin banka hesaplarının entegre edilmesi yoluyla kartların veya kart bilgilerinin çalınması,

  3. Kartın satın alınması, üretilmesi, çoğaltılması, kopyalanması ve devredilmesi,

  4. Suç işlenmesi planlanmadan, kartın bir yerde bulunarak kullanılması,

  5. Çeşitli teknolojik cihazlar ve gelişmeler kullanılarak ATM'lerde kartın çalınması veya bilgilerinin kopyalanması durumunda, fail suç işlemiş sayılacaktır.

 

Yukarıdaki unsurların biri veya birkaçının gerçekleşmesi durumunda suç işlenmiş olacaktır. Ayrıca, dolandırıcılık veya hırsızlık suçları da işlenmişse, failin alacağı ceza bu oranda artacak ve diğer suçlar ayrı olarak değerlendirilecektir. Ancak bu suçun; haklarında ayrılık kararı verilmemiş eşlerden birinin, üstsoy veya altsoyunun veya bu derecede kayın hısımlarından birinin veya evlat edinen veya evlâtlığın ya da aynı konutta beraber yaşayan kardeşlerden birine karşı işlenmesi durumunda cezaya hükmolunması mümkün değildir. Çünkü kanun bu kimseleri şahsi cezasızlık hali kapsamında değerlendirmektedir. Şikâyete tabi bir suç olmayıp re’sen dikkate alınacak suçlardandır. Söz konusu suç işlenmesi halinde savcının iddianame düzenlemesi üzerine suçun işlendiği ya da mağdurun yerleşim yerinde bulunan asliye ceza mahkemesinde yargılama yürütülecektir. Kovuşturma aşamasını bir Ankara Bilişim Hukuku Avukatı ile takip etmeniz tavsiye olunur.

 

Ankara'da bir bilişim hukuku avukatına duyulan ihtiyaç, bilişim suçları ve diğer hukuki konularda uzmanlık sağlayarak bir dizi avantaj sunabilir. İşte bu ihtiyacın temel nedenleri:

  1. Hukuki Bilgi ve Deneyim: Bilişim hukuku, teknolojik gelişmelerle birlikte sürekli değişen ve karmaşıklaşan bir alandır. Bu nedenle, bir bilişim hukuku avukatı, güncel yasal düzenlemeleri ve teknolojik gelişmeleri takip ederek müvekkilini en iyi şekilde bilgilendirebilir.

  2. Suç ve Güvenlik İhlallerine Karşı Koruma: Bilişim sistemine yönelik suçlar ve güvenlik ihlalleri günümüzde sıkça karşılaşılan sorunlardır. Bilişim hukuku avukatı, müvekkilini bu tür saldırılara karşı koruma, etkili bir savunma stratejisi geliştirme ve hukuki süreçleri yönetme konusunda uzmanlık sunabilir.

  3. Veri Koruma ve Gizlilik: Kişisel verilerin korunması ve gizlilik, bilişim hukukunun önemli bir parçasıdır. Avukat, müvekkilin veri koruma yükümlülüklerini anlamasına yardımcı olabilir ve veri ihlalleri durumunda uygun hukuki adımları atmasına rehberlik edebilir.

  4. Sözleşme Hukuku Uzmanlığı: Bilişim hukuku avukatları, bilişimle ilgili sözleşmelerin hazırlanması, yorumlanması ve uyuşmazlıkların çözümü konularında deneyime sahiptir. Bu, müvekkilin bilişim alanında güvenli ve yasal olarak uygun bir şekilde iş yapmasına yardımcı olabilir.

  5. Hukuki Süreç Yönetimi: Eğer bir bilişim suçu veya hukuki sorun ortaya çıkarsa, hukuki süreçlerin yönetilmesi önemlidir. Bilişim hukuku avukatı, müvekkilin haklarını savunabilir, hukuki prosedürleri takip edebilir ve mahkemede etkili bir şekilde temsil edebilir.

 

Bu nedenlerle, Ankara bilişim hukuku avukatı başvurmak, bilişimle ilgili hukuki konularda profesyonel bir rehberlik almak ve haklarınızı korumak için önemli olabilir.

Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2017/2639 K. Sayılı ilamında;

 

Katılana ait kredi kartı bilgilerinin ele geçiren sanığın iş yerinden bu bilgileri kullanarak iki adet işlem yaptığı, bu şekilde katılanın bilgisi ve rızası dışında kredi kartı bilgilerini kullanarak kendisine menfaat sağlamak suretiyle atılı suçu işlediğinden bahisle açılan davada; sanık suçlamayı kabul etmeyerek, iflas ettiğinden dolayı işi bıraktığını, POS cihazlarını da geri verdiğini, işyerini ilgili kişinin devraldığını savunması karşısında, işyerinin gerek vergi gerekse ticaret sicil memurluğundan kaydının istenmesi, işyeri sorumlusunun saptanması, işlem yapılan internet sitesi şirketle bağlantısını belirleyen delillerin ve satış karşılığında elde edilen menfaatin araştırılması, sanığın sahibi olduğu belirtilen işyerinden ve internet üzerinden sanal post vasıtasıyla kontör satışı yapan şirketin sitesinden suç tarihinde katılana ait kartla işlem yapan IP numarasının tespiti ile kime ait olduğu, mal alımı yapıldıysa faturası, teslime dair belgelerin istenmesi, kontör yüklemesi yapılmışsa telefon numara veya numaralarının ve abone sahiplerinin tespiti, bu kişiler ile savunmada adı geçenin 48. maddesi uyarınca tanık sıfatıyla dinlenerek sanıkla irtibatları olup olmadığının araştırılması, işlemin 3D şifresi ile yapıldığı bu şifrenin banka sisteminde kayıtlı cep telefonu numarasına SMS olarak gönderildiği, cep telefonuna gelen SMS şifresinin girilmesi halinde işlemin onaylandığı ve tamamlandığı, söz konusu işlemlerin bu yöntemle gerçekleştirildiğinin bildirildiği, katılanın ise alışverişlerin bilgisi dışında gerçekleştiğini beyan ettiği anlaşıldığından, harcama işlemlerinin 3D ile yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise, suça konu harcamalar yapıldığında onay mesajının hangi telefon numarasına gönderildiği, bu telefon numarasının kimin adına kayıtlı olduğu, onayının kart sahibi dışında kişi/kişiler tarafından yapılmasının teknik olarak mümkün olup olmadığının kartın bağlı olduğu bankadan sorulması, ayrıca harcamalara dair SMS ile bilgi alıp almadığı hususunun katılandan da sorulup sonucuna göre hukuki durumun tayin ve takdiri gerekirken eksik incelemeye dayanarak yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka aykırıdır."

Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2017/26285 Esas, 2019/9044 Karar, 27.06.2019 tarihli ilamında; 

 

Sanığın adına kayıtlı olan 0 554…” no’lu GSM numarasını satın alıp “kullandığına ilişkin savunması ve dosya içerisinde GSM hattının suç tarihleri olan” 15.04.2013 ve 16.04.2013 tarihlerini içerir “HTS kayıtlarının bulunması karşısında tebliğnamedeki eksik araştırmaya dair bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.” “Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın aşamalarda suçlamayı kabul etmeyerek işyerinde kullanmak üzere satın aldığı” 0 554 *** no'lu GSM hattını bir süre kullandıktan sonra kaybettiğini, “katılana ait kredi kartını kullanarak bu GSM hattına kontör yüklemediğini savunması, kontör yükleme işleminin telefon ile gerçekleşmesi nedeniyle IP bilgilerine ve kontör yüklenen 8035 TL yükleme hattına dair görüşme kayıtlarına ulaşılamadığına dair” T*** A.Ş.'nin 25.11.2013 ve 22.05.2014 tarihli yazı cevapları karşısında; “sanığın katılana ait kredi kartı bilgilerini kullanarak kontör/TL yükleme işlemini gerçekleştirdiğine ilişkin mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve yeterli delil elde edilemediğinden, sanığın beraati yerine yazılı biçimde mahkumiyetine hükmedilmesi bozmayı gerektirmiş..." şeklinde karar verilmiştir.

bottom of page